Kabul edin; internet bir kontrol mekanizması, cep telefonları ise veri toplama makineleridir.

Vatandaş bir kobay. Seçilmişlerin tek güvencesi ise Şeytan.

Kabul edin; Internet bir kontrol mekanizması, cep telefonları ise veri toplama makineleridir.

Siz kabul etmeseniz de, size mantıklı gelmese de gerçek bu şekildedir. Kontrol mekanizmasının açılımı bir çok şeyi ifade eder. En başta sistemin daha kolay ilerlemesi ve sisteme dahil olanların daha çabuk büyümesi. Bir de tam zıttı söz konusu, büyümeye çalışanların engellenmesi ve istatistiklerin her zaman sistemi destekleyici şekilde olması.

Sosyal ağları sormayın; sosyal ağlar seçilmişlerin popüleritesini artırma üzerine kurulu. Ama paranız var ise çok kolay bir şekilde takipçi satın alabilirsiniz.

Tombik

O; onu satın almış, o; milyar dolar vermiş, bunlar sadece para transferleri. Basına yansıyan veya size söylenenlerle hiç alakası olmayan sizin öyle bilmeniz gerekenler.

Vatandaş bir kobay. Seçilmişlerin tek güvencesi ise Şeytan.

Tabi bu aralar oklar sağı gösterdiği için ‘Biz de sizdeniz…’ demek istiyorlar. Yani İslamı; Müslümanları kullanmaya başladılar. Müslüman kardeşim okumayı sevmediği için bir türlü bilgi birikimi yapamıyor ve geleceği göremiyor.

Hayatınız bu sistemin delilleri ve şahitleri ile doluyken sizin bir Müslüman olarak bunu anlamamınız veya görememeniz maddeye değer vermenizden kaynaklanıyor.

Kontrol mekanizması Müslümanlar ayrı bir yol çizmiş. Onları daha iyi kullanmak ve adapte etmek için dini kullanıyor. Ama siz halen uyuyorsunuz. Onlar ölüleri diriltmekten bahsederken hatta çalışırken siz öldürmeye çalışıyorsunuz.

Bakınız onlar, sizin inandığınız dini daha iyi çözmüş ve daha iyi kavramışlar ancak şeytanın yolunu seçmişler. Seçilmişlere inanmayın. Seçilmişlerden olmayın. Kontrol mekanizması sadece onlar için çalışıyor. Onları yüceltmek onları maddi olarak güçlendirmek ve üzerinize hakim kılmak. Bunun nedeni ise; ne kadar çok seçilmiş olursa o kadar çabuk yıkım gelir ve inandırmak çok daha kolay olur.

Halbuki Allah inancı kalptedir. Bunu bildiklerinden her an birini kaybederlerse yeni birini seçmek kolay olsun diye hep hareket halindeler. Kimin seçilmiş olduğu önemli değildir. Kimlerin seçmiş olduğu da önemlidir. Çünkü seçenler şeytana tapmaktadırlar, ateşe inanmaktadırlar.

Her zaman söylerim isimlerin bir anlam ifadesi yoktur. Buradan kalkıp şu seçilmiştir. Bu seçmiştir. Şeytan şuradadır diye yazmanın bir anlamı olamaz. Çünkü insanlık ve insan eşittir. Bir insanda bulunan her şey tüm insanlık da bulunmaktadır. Bunu bulmak ve anlamak insanın kendi elindedir.

Ben sadece bildiriyorum. Bildirmek insan olarak görevimdir. Bu görev verilmiş olabilir veya olmayabilir. Bu durumunda pek fazla bir anlam ifadesi yoktur. Ne zaman ki düşünmeye başladınız o zaman kimlerin seçildiğini, ne için seçildiğini ve nasıl seçildiğini anlayacaksınız.

Kim kimi seçti neden seçti… diye bilirsiniz. Unutmayın inanıyor iseniz, yaşadığınız hayatın hesabını vereceksiniz. İnanmıyor iseniz de vereceksiniz Yaratıcının varlığını kabul ediyor iseniz, onun size verdiği hayatı da kabul etmiş bulunuyorsunuz. Ve bu hayata müdahale olduğunu hissettiğiniz de işte o zaman seçilmişleri ve seçenleri göreceksiniz.

Mehmet Arkın Gürbüz

80%
Awesome
  • Design

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Enable Notifications OK No thanks