Milli Mücadelenin 100. Yılında Ulusal Egemenlik ve ADD’nin Tarihi Sorumluluğu.

Sabih Kanadoğlu: Yargı, tek adama biat etmiş halde.

Sabih Kanadoğlu: Yargı, tek adama biat etmiş halde.

Atatürkçü Düşünce Derneği’nin (ADD), kuruluşunun 30. yılı dolayısıyla düzenlediği “Milli Mücadelenin 100. Yılında Ulusal Egemenlik ve ADD’nin Tarihi Sorumluluğu” Sempozyumu, Av. Özdemir Özok Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapıldı.
Kanadoğlu, Türkiye Cumhuriyeti devletinin cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adı taşıyan dünyada benzeri ve karşılığı olmayan “ucube” bir rejim altında yönetildiğini belirterek, “Bu, gerçekte bir tek adam rejimidir. Cumhuriyetin değiştirilemez 2. maddesinin aynen muhafaza edildiğini ama içeriğinin tamamen boşaltıldığını görüyoruz. Kuvvetler ayrılığı ilkesi anayasada yerini muhafaza etmektedir ama gerçekte yoktur. Yasama, kendi bütçesini yapamaz hale getirilmiştir. Yürütme de tek adamın emrindedir. Yargı zaten bağımsız değildir. Özellikle 12 Eylül 2010 anayasa referandumu ile tek adama biat eden bir ‘yargı’ bütünüyle oluşturulmuştur” dedi.

Kansu’dan ‘rant’ vurgusu

Tombik

Cumhuriyet Vakfı Genel Sekreteri ve yazarımız Işık Kansu da Türkiye’deki basın özgürlüğünün geldiği noktayı sürecin başından alarak anlattı. Kansu, “Emperyalizmin yeni masalı küreselleşmenin canavarlaştığı 1980 döneminde cumhuriyet değerlerimizden vazgeçilmemiz istendi. Sanattan siyasete, basından ekonomiye kadar yeni bir yapılanma öngörüldü. O dönemlere kadar basın Kurtuluş Savaşı’na da tanıklık etmiş kimi ailelerin elindeydi. Nadi ailesi, Karacan ailesi, Simavi ailesi gibi…Ve Nadi ailesi dışındaki bütün aileler yerlerini sermaye sahiplerine bıraktı. Medya patronları yalnızca basın yayın alanına değil, kamu ihalelerine de girerek rant elde etme peşindelerdi” dedi.

Kansu, yeni oluşan medya anlaşıyının CIA istasyon şefleri Graham Fuller ve Paul Henze’nin “Kemalizmden vazgeçin” direktifleriyle şekillendiğinin altını çizdi. Bir AB görevlisinin “Kemalist devletten miras bütün kadrolar temizlensin” dediğini anımsatan Kansu, “Bu görevi de AKP üstlendi. TSK’den tutun, Cumhuriyet gazetesine kadar geldiler kadro temizlemeye. Ama beceremeyecekler” diye konuştu.

Detaylar, Haber Linki

This website uses cookies to improve your experience. We'll assume you're ok with this, but you can opt-out if you wish. Accept Read More

Enable Notifications OK No thanks